-->

14 Aralık 2010

Teyzecim size ANNE diyebilir miyim?

Merhaba sevgili seyirciler. Bildiğiniz üzere daha önceki maceralarımda kemik peşinde koşan it gibi... yada durun kendime karşı bu kadar acımasız olmıyım ve havuç peşinde koşan tavşan gibi, bende aşk peşinde koşmuş, ama bunun yerine bol bol sex yapmıştım. Önceki maceralara şimdi dönüp bakıyorumda, hepsinin canları cehenneme diyorum ve burdan tüm o oruspuçocuklarına, yinede selam ve saygılarımı iletiyorum. Piçler her ne kadar "şehvetle dolu" güzel zamanlar geçirtip, sonunda beni yüzüstü bıraksalarda, yüzüstü bıraktıkları için kızıp arkalarından analı kızlı küfürler edemiyorum. Çünkü bende, en az onlar kadar hak etmiştim tüm o saxoları falan.

Amaaaan her neyse, yaşanılan her güzel şeyler gibi onlarda bitti gitti ve geçmişin çöplüğünde yerini aldılar. Burada sizlere bi çoğunu anlatmaya çalışsamda, bi çoğunu atladım. Çünkü bazen dönüp yazdıklarıma bakıyorum da, tam bi sex makinesiymişim lan. Valla cidden ha, hiç nefes almadan ha bire sikişip durmuşum. Ama olsun memnunum, pişmanlık yok, ah vahım yok. Zaten genelde kendim beğenip sülük gibi yapıştıklarım olduğu için, tüm o bokları yediğime hiç pişman değilim. Sadece her seferinden büyük beklentiler içinde olmama karşın hiç aramamalarına falan bozuluyordum, yoksa başka bir şey yok. Burdan onlara orta parmağımı gösterip "vay oruspuçocukları, tek geceliğiniz oldum, ama unutmayınki sizde benim tek geceliğimdiniz, bende sizi tıpkı bir prezervatif gibi kullanıp bi köşeye attım" demek istiyorum. Tabii bende sizin gibi kullanılıp çöpe atılan bir prezervatifim, ama aramızdaki fark; ben tırtıklı ve muz kokuluyum, sizin gibi ruhsuz değilim. Şerefsiz kaltaklar, anası babası sikişmişler. İşte tam burda nihahahahhahahaha diye de kocaman bi kahkaha patlatıp bu konudan diğer konuya geçiyorum.
Ev sahibimle çok fazla karşılaşmamak için eve gidiş geliş yolunu değiştirdim. Malumunuzki kadın, akşam oldumu pencere kenarına kurulup yolumu gözlüyor ve beni sokağın başında gördüğü gibi mutfağa koşup, kap kacak, artık eline geçen ilk şeye yemeği doldurup kapısının önüne geldiğimde elime tutuşturuyordu. Zamanla kadının bu hallerine alışsamda, sonra kendimi ezik hissettirdiğini farkettim ve bu yüzden apartmanın bulunduğu sokağa çıkan başka yollar aradım ve önceki hafta yeni bi yol buldum. O yol da apartmanın tam tersi istikamette bulunuyor. Gerçi yolu aşmak için çin seddinden farksız olan, fazlasıyla uzun ve dik sokak merdivenlerini 45 dakka sonra bitirebiliyor, bu sayede nefesi ağzımdan değil götümden alıyordum ama olsun. En azından eve ulaştığımda, kendimi elimdeki yemek dolu tabağa bakarken ezik hissetmiyordum.

Böyle böyle bi kaç gündür karşılaşmıyorduk ve rahatlamış gibiydim. Ve hatta sanırım 13 gün falan hiç karşılaşmadık. Sonra kadını gerçekten özlediğimi farkettim. Bi kaç gün sonra "Acaba ne yapıyor?" adlı merakım gittikçe artmaya başladı. Bide hani yalnız olunca ve bar ayaklarını da bırakıp kimselerle görüşmeyince, iyice bunalıma girdim ve gidip götündeki kıllar ağarmış, babam yaşındaki adamlardan ilgi bekleyeceğime böyle yaşlı bi kadından anaç bi ilgi görmek bana daha bi güzel göründü ve tekrar eski yolu kullanmaya başladım. Kadın beni gördüğü gibi yemek hazırlıyor, apartmana girdiğimde elime tutuşturuyor, ayak üstü bi kaç cümle konuşuyoruz. Eğer hızlıca çıkıp eve gelmişsem, yine üşenmeden eve getiriyor. İşte böyle, yani bi kaç gündür yine kumanyamı alıyorum "ne yapıyorsun" diye bana sürekli sorular soruyor ve o sorarkenki ses tonunda hissedilen merhameti fazlasıyla belli ediyor ve sanırım, siki kalkmış birinin göstereceği merhamet ve tek gecelik sevgi'dense; bu gerçek, saf ve karşılıksız ilgi bana fazlasıyla yetiyor. Saol teyzecim, çok sağol.

8 yorum:

  1. Sen tam bir kuzucuksun böle yanımda olsan suratını sıkıştırarak sevicem yani :)

    YanıtlaSil
  2. @maria sen önce şu silahı başka bi tarafa yönelt =D

    YanıtlaSil
  3. Küfürleri yazılarından ayıkladığımızda şefkat ve sevgi arayan bir ruh görmüyorum.

    YanıtlaSil
  4. @Kremkaramel haklı olabilirsin. Herkes aynı yöne bakar, farklı şeyler görür.

    YanıtlaSil
  5. Benim ev sahibim de; kiranın yatacağı ilk hafta hep beni merak eder.. böyle yüzünde hep bir sevimlilik filan.. -merak etmeyin beni nan! aq haıı! filan diyesim geliyo da bozmuyorum daha..

    YanıtlaSil
  6. Senin yazılarını okuduğumda gözlerimin yaşarmasını engelleyemiyorum.


    MABEL

    YanıtlaSil
  7. @Mery benimkiler kiradan değil, gerçekten iyiler ve sanırım böyle samimi davranmalara alışık olmadığım için çekiniyorum.

    @Mabel =)

    YanıtlaSil
  8. Kıyamam sana <3 Sonunda buldun sen açlığını giderecek bir kapı. Ve ben de sevindim sebepsiz yere. Ne güzel.

    YanıtlaSil

düşüncelerini kendine saklama, benimle de paylaş.