-->

07 Ağustos 2010

hoooop, sanırım bu gece sevişicem :Pp

Şimdi daha önceki yazılardan birinde kısaca Ercan'a değinmiştim ya, hah işte o Ercan dün gece Taksim'e gelmiş ve bana mesaj atıp ''ben Taksim'deyim'' demişti. Ama kahrolasıca ben, dün gece fotoğrafçılık merakım tuttuğundan makineyi kapıp kendimi sokaklara atmıştım ve herhangi bir rahatsızlık veren olmasın diye de, cep telefonumu kapatıvermiştim.
Ama eeşşek kafam onun geleceğini nerden biliyim. O taaa karşıda oturuyor.
Bende burda Avrupa Yakasında sürtüyorum. Sıkıldıkçada kendimi dışarlara atıp fotoğraf çekiyorum falan fistan.

Neyse işte Ercan gelip beni aramış, ama telefon falan kapalı olduğundan ve ben başka dünyalara daldığımdan buluşamamış olduk. Gecenin 1 inde eve geldiğimde telefonu açmayı akıl edip açtığımda, gelen mesajın ardından hemen numarasını tuşladım, ama nerdeeee
Beyfendi hemen başka yönlere doğru yol almış, meğer Mecidiyeköy'de bi arkadaşına davet edilmiş ve uzun süredir görüşmediklerinden, arkadaşının ''bu gece bende kal'' adlı ısrarlarına dayanamamış ona söz vermiş, gidecekmiş. Tamam dedim kapadım telefonu.
Sonrada ''ibne beni kandır sen, gidip başka adamlarla yiyişiyorsun sonrada bana, arkadaşıma gittim diyorsun Siktir ordan'' dedim içimden. Lan dese ki "ulan gidip yiyişiyorum, ona söz verdim bu gece seninleyim" diye bu kadar yanmam. Ama yok yalan söylüyor. Telefonu kapatırken ''yarım saat sonra orda olucam, zaten bi selam verip çıkarım'' demişti. Bende "tamam görüşürüz deyip" kapamıştım.

Sonra işte bu düşünceler arasında bilgisayarın karşısına geçip, bi gözüm telefonun ekranında, bi gözüm sitelerde oyalanırken uyuya kalmışım. Zaten sabah uyanınca ilk işim başucumdaki telefona bakmak oldu, acaba aramış mı? yada mesaj varmı diye bakındım. Ama ııh ıh hiç bi bok yoktu.
Sonra bilgisayarı açtım mailleri falan kontrol ettim ve saat 11:00e kadar evde oyalanıp çıktım.

Zaten bugün hızlı geçti. Akşam bi anda oluverdi, ben yine sitelerde fingirdedim, hesaplarımı kontrol ettim ve dönüp Ercan'ı aradım. Beyfendi dönecek gibi değildi. Ben aradım, telefonu açınca ''işteyim çıkıyorum karşıya geliyorum'' dedi ''tamam gelince ararsın'' dedim ve kapadım. Biraz kendi kendime şımarıp ''göt havaya'' durumlarına girdim, ama aslında ona da fazla bağlanıp kalmak istemiyorum. Çünkü durumlar çok farklı ve o zaten Kanada'ya gitmeyi düşünüyor. Neyse işte ya bu akşam geldiğinde bakalım ne bok yiycez.

1 yorum:

düşüncelerini kendine saklama, benimle de paylaş.